Merhaba Gönül Sayfama Hoşgeldiniz


Bu Blogda Ara

11 Aralık 2019 Çarşamba

Vefa Boynumuzun Borcudur



Özdemir Asaf  der ki:

"Öylesine güzel seviyorum ki seni,
Öylesine saf,
Öylesine temiz,
Öylesine derin...
Ve, " Öylesine değil"
--
Cemal Süreya'da Asaf'dan geri kalır mı hiç? Ki her seferinde hoşgörüsüne sığınıp, gönlünü liman olarak sevdiğine demirletmişse...

"Günlerce konuşmaz, yazmaz, sormaz. Sonra gelir bir MERHABA der, yine o kazanır."

--
Ama Can Yücel her ikisini duygu yüklü özlem kokan sözcüklerle bastırmış, iç dünyasına dönerek:

"İçin yanarken üşümek,
Yüreğin kan ağlarken gülmek,
Özleyip de sevdiğini görememek,
İşte aşk , bu olsa gerek!"
--
Dudaklarımız hiç kapanmazdı onu izlerken. Hele doğaçlama sözcükleriyle yüzümüz aydınlanırdı.
Sadri Alışık'ın o kendine has yorumunu yazmadan durmuyor ki kalemim:

" İnsan olmanın da,
Sevginin de,
Hoşgörünün de
Sermayesi bedava.
Sevin, lan birbirinizi..!"
..

Asaf giriyor ve sözünü kesiyor Can Yücel'in:

"Sil ağzının kenarını!
Yine gülüşünden cennet akıyor."
Ve devam ediyor sözlerine;
"Mutlu etmeyeceksen meşgul de etmeyeceksin."

"Zira" diyor:

"Herkes fazlasıyla sevmiş, oysa ben eksikleriyle sevdim."
--
Sevdanın yürek atışlarını duymamış olanlar da var ki, iç dünyasına sıklıkla uğrayıp, orada konukluğunu uzun tutan şair Oğuz Atay ise bize özetliyor:

" Çünkü iç dünyamda hayalkırıklığına hiç yer yok," diyor bizlere.
Kısacası gönlünün pınarından sitemler uzatmış, sorgulamış gurur yapıp da geri duranları:

"Sen duydun mu ki, sustuklarımı?"

Aslında susmak da bir yanıt ama her zaman değil tabi: Kulak verelim mi Şükrü Erbaş'a?

""Birbirine ihtiyacı olanlar, özellikle uzak duruyor birbirlerinden."
_
Atilla İlhan romantizmin resmini çizmiş şiir diliyle:

" Sen hep aynı iklimde gül bana.
Mevsimi boşver!"

Öyle ya, sevdanın mevsimi olur mu? Olmaz tabi ki...
..
Ahmet Arifin gri parmaklıkların ardında ki, o iç sesi var ya, nasıl da bir "albatrosun kanat çırpınışları," gibi sol yanı devindiriyor..!

"Ve Sen geçersin içimden.
Bitmek bilmezsin.!
..
Ben yine de Şemsi Tebriz'inin sözcüklerine yasladım aklımı. Çünkü aşk, bir çok şairin akıllarını başlarından almış. Aman neme lazım, akıl  daha bana lazım.

"Sözün kıymetini, LAL olandan,
Ekmeğin kıymetini AÇ olandan,
Aşkın kıymetini HİÇ olandan öğren."
..
Ama Tebriz'i de susturan Yunus gibi bir değer olunca sözü noktalamak gerekiyor, ne dersiniz?.

"Cümleler doğrudur, sen doğru isen,
Doğruluk bulunmaz sen eğri isen."
...
Ha, Nazım'ı unutmayalım bu arada. Anısına saygıyla.

"Herkese selam,
Sana hasret."

Ve bende derim ki;

" Az da olsa vefaya katkımız olsun."

Emine Pişiren/ Değirmendere-2019

Hiç yorum yok: