Beğenilmek, insan doğasında var olan bir duygudur. Sırf kadınlara özgü değildir. Nasıl ki;
Her kadın, aynada kendini güzel görmek istiyorsa;
Her erkek de kendisini aynada yakışıklı görmek ister.
Güzellik görecelidir. Kimi make up ile kimisi modayla şık ve hoş olmaya çalışır.
Ama dekolte rekabete girer.
Çirkin, çarpık bacaklı biri mini etek veya şort giyemez. Sırtı düzgün olmayan bir kadın dekolteden sakınır. Erkekler de öyle.
Yaz günü, omuzları dar ve üçgen değil diye; bacakları eğri, ince diye, hala uzun kollu gömlek ve pantolon giyen erkekleri görmüşsünüzdür.
Ama güzel ve zarif bir kadın mini etek de, şort da giyer.
Hem de cüretkardır.
Siz erkekler de şunu dersiniz genelde:
" Güzele bakmak sevaptır."
Kadınlar da konuşur tabi:
" Of, çok yakışıklıymış," diye...
Yakışıklı, dedim de aklıma Arabistandaki kusursuz güzelliği ile nam salmış bir genç adam geldi.
Arabistan yargıçları bu genç adamı mahkemeye veriyorlar.
Gerekçe öyle ucuz ve basit ki, akıllara zarar.
" Çok yakışıklı ve kadınlar tarafından çok beğeniliyor,"
"Onun yakışıklılığı ile kadınlarımız hayal kuruyor, baştan çıkıyor, günaha girmesine neden oluyor," vb, suçlamalarla sınır dışı ediliyor..!
Yakışıklı genç adamın adı, Omar Borkan.
Baktım da fotoğraflarına, gerçekten hoş bir adammış. Ama kovulmayı, sınır dışı edilmeyi hak etmemiş. Ondaki güzellik Tanrı vergisidir. Bu vergi bence kıskanılmış...
Demek ki kıskançlık, sadece kadınlara özgü bir duygu değilmiş...
Emine Pişiren/Kocaeli
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder